“Matraş” ailesinin bir ferdi olan “Mianqa” bilinçli ve sürdürülebilir modaya doğru büyük bir adım atarak Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdi. Hem şık hem spor “hakiki vegan deri” ve “hakiki deri” Mianqa çantalarını Ceren Arapoğlu adı altında moda severler ile buluşturan Ceren Hanım ile çok keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Keyifli okumalar…
Merhaba Ceren Hanım, Grey sayfalarına hoş geldiniz. Okurlarımız için kendinizi tanıtır mısınız?
Merhaba. Tabii ki… İsmim Ceren Arapoğlu. İstanbul Üsküdar doğumluyum. Çocukluğum ve genç kızlığım Bostancı’da geçti. 19 yaşımdan itibaren evlilik vesilesiyle Kocaeli’de ikamet etmekteyim. Bir kız, bir erkek iki evladın emanetçisiyiz.
Yeni bir marka olan Mianqa ile İzmitlilerin karşısındasınız. Bu marka ile yollarınız nasıl kesişti?
Evet, bizi çok heyecanlandıran bir iş oldu. Uzun yıllar mizacım gereği yakın çevrem ticaretin içinde olmam için beni çok teşvik etti. Bazı insanlar ticari fıtratla dünyaya gelir, biz de o insanlardan biriyiz. Fakat hiçbir zaman iş olsun diye de iş yapmak istemedim. O şekilde düşünseydim herhangi bir yer çoktan açmıştım. Ticareti sevdiğim kadar ticari kaliteye de önem verenlerdenim. Ticarette büyük olmak inanç ve kaliteye bağlıdır. Kalite ise esastır. Bir malı kabiliyetinizle ancak bir kere satabilirsiniz, yaptığınız iş kaliteli değilse devamı gelmez.
Bu minvalde “Mianqa” ile iş birlikteliğimiz bir aile dostumuzun bu markayı Rus pazarına götürmesiyle oldu. İlk etapta markamıza müşteri olarak yaklaştım. İçerik ve tasarımı dikkatimi çekti. Araştırmamızı derinleştirdiğimizde marka sahibimizin yılların deri devi “Matraş” ailesinden olduğunu duyduk, bu işte olmalıyız dedik ve Allah’ta nasip etti. O kadar hızlı bir şekilde işin içine dâhil olduk ki ilk etapta internet satışı ile yolumuza başladık.
Günümüzde “vegan deri” diye bahsettikleri ürünler ile kendi ürünlerinizi karşılaştırabilir misiniz? Mianqa’yı özel kılan nedir?
Günümüzde dünya devleri dâhil birçok markanın “vegan deri” olarak adlandırdığı malzemeler PVC ve PU ürünleri içerir. Yani %100 plastikten üretilmiştir. Vegan deri olarak adlandırılır çünkü hiçbir hayvansal madde içermez ancak plastiktir. Vegan olarak adlandırmaları tamamen pazarlama stratejisidir. Fakat altında yatan gaye, pek tabii içerik olarak da anlaşılacağı üzere insan sağlığı veyahut ekolojik denge değil tamamen az maliyet, çok kâr mantığıdır. Bu noktada Mianqa’yı özel kılan “hakiki deri” ve “hakiki vegan deri” konsepti üzerinden çalışmalar yapmasıdır.
Mianqa’nın kurucusunun Matraş ailesinden olduğunu söylemiştim. Zeynep Hanım, Matraş içerisinde hem üretim, ihracat hem de iç piyasa tarafında çalışmış birisi. Matraş birçoğumuzun da yakından bildiği üzere dünya markalarının üretimini yapmış büyük bir firmadır. Örneğin; Burberry, Chloé, Coach, Prada, Miu miu vs… Dolayısıyla bu markaların ikonik tasarımlarını yapan tasarımcılarıyla dirsek çürütmüş, deri devi Matraş bünyesinde yetişmiş ve bu tasarımcılarla beslenmiş olması sebebiyle ürüne tasarım açısından bakabilen ve kalite açısından ne yapmak gerektiğini çok iyi bilen bir tasarımcı var karşımızda.
Mianqa’nın hakiki deri modeller arasından dikkat çeken “altıgen örgü” modeli lüks markaların devasa deri atıkları bırakmış olması ile hayat bulmuş bir tekniktir. Dev firmaların kusursuzluk ararken doğaya verdikleri zarar hiç akıllarına gelmedi… Bugün biliyoruz ki dünyayı petrol atıklarından sonra ikinci sırada en çok kirleten şey tekstil atıklarıdır. Bugün yeni yeni pazarlama tekniği olarak kullanılan sürdürülebilirlik Mianqa için yıllar öncesine dayanan bir gaye…
Sürdürülebilir moda nedir? Günümüzde neden bu kadar önemlidir?
Yeni bir lüks olarak geri vermek moda alanında küresel bir değer haline gelmeye başladı. Sürdürülebilirlik kavramı gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılama kabiliyetlerinden ödün vermeden mevcut ihtiyaçların karşılanması olarak tanımlanmaktadır. Sürdürülebilirlik gayesi içinde hakiki vegan deriler doğadan ilham alınan bir yaklaşımdır. Son dönemde sık sık duymaya başlamamızın en temel nedeni dünyamızı ve insanlığı ciddi anlamda tehdit eden iklim krizidir. Sürdürülebilirlik kavramını bir iş modeli veya pazarlama aracı olarak değil, yaşam felsefesi olarak ele almak gerekiyor. Mevcut sistem hızlı tüketimi baskılayan, kısa ömürlü ürünlere dayalı durumda. Bu noktada “sürdürülebilirlik” tüm geleceği değiştirme gücüne sahip olması yönüyle çok önemsenmelidir.
“Hakiki vegan deri” üzerinde çok duruyorsunuz. Okurlarımızı bilgilendirmek adına biraz açıklar mısınız?
Mianqa, Türkiye’nin ilk sürdürülebilir markasıdır. Sürdürülebilir markaların misalleri dünya üzerinde bile yeni yeni hayat bulmaktadır. Bu sebeple Mianqa, Paris Bianeli’nde dünyadaki sayılı örneklerinden olması sebebiyle davet almış bir markadır. Gelecek yaşamlar için sürdürülebilirliğin önemi yadsınamaz hale geldikçe alternatifler üretilmeye başlandı.
Hakiki vegan deri bu olguda ortaya çıkmış yeni çağ malzemesidir. Vegan deri hiçbir hayvansal ürün kullanılmadan üretilen bir malzemedir. Doğal deriye nazaran daha dayanıklı, sudan etkilenmeyen bir materyal olduğu için daha uzun soluklu kullanım ömrüne sahiptir. Bugün hakiki vegan derilere örnek olarak kaktüs, elma, ananas, hindistan cevizi gibi bitkisel lifli ürünleri verebiliriz. Vegan derinin çevreci olması, onu suni deriden ayıran en önemli kıstas olarak karşımıza çıkıyor.
Mianqa minimum çevresel etki ile dünyayı daha iyi ve daha insancıl bir hale getirmeye çalışan bir markadır. Hakiki vegan deri konseptimizle insanlığa “Doğayla çalış, doğaya karşı değil!” diyoruz.
Deri grubunda bulunan örgü modellerinin Kadın Emeğini Destekleme Vakfı ile ortak çalışılarak ortaya çıktığını biliyoruz. Yollarınız nasıl kesişti?
Mianqa’nın patentli “altıgen örgü” modeli ince bir işçilik ve emek gerektiriyor. Ürünün el emeği oluşu markamızı özel kılan bir ayrıntıdır. Mianqa bu tasarımı güzel bir adımla daha da özel kılıyor. KEDV (Kadın Emeğini Destekleme Vakfı) işbirliği ile üyeler temel eğitimleri tamamladıktan sonra her Mianqa çantasını tek tek elde dokuyor. Dar gelirli kadınların yaşam kalitelerini ve ekonomik refahını artırmayı gaye edinen İstanbul merkezli bir STK (Sivil Toplum Kuruluşu) ile çalışan Mianqa’yı Kocaeli’ye taşımakla ayrı bir gurur duyuyoruz.
Çanta markamızla farklı mizaçtaki tüm kadınların ihtiyaçlarını modern tasarımlarla sürdürülebilir lüks ve moda ile bir araya getirerek hizmet etmeyi hedefliyoruz.
Ceren Arapoğlu markası olarak gelecek plan ve projeleriniz nelerdir?
Mülk Allah’ındır… Dilediğine verir, dilediğinden alır. Biz bu adımı atarken maddi beklentimizi ikinci hatta üçüncü sıraya aldık. Markamızı incelediğimizde satışlarının seçkin AVM ve dünya çapındaki sitelerde olduğunu görmek, dünyada sayılı örneklerinden biri olan vizyonu ve kalitesi yüksek bir marka ile çalışmak bizi en çok heyecanlandıran olaydı. Şu hayatta ne yaparsak yapalım yaptığımız iş şahsiyetimizden kaybettirmemeli. Her şey gelip geçici, tüm etiketler sıyrıldığında önemli olan bizden geriye ne kaldığıdır.
Çanta, şahsım için mücevher gibi bir aksesuardır. Her kadının kendi tarzını yansıtır. Kimi iddialı parçalar severken, kimi daha klasik parçaları tercih eder. Kimi rahat, geniş ve işlevselliği önemserken, kimi de tamamen daha küçük tasarımları… Çanta markamızla farklı mizaçtaki tüm kadınların ihtiyaçlarını modern tasarımlarla sürdürülebilir lüks ve moda ile bir araya getirerek hizmet etmeyi hedefliyoruz. Sevdiğimiz ve kendimizi yansıttığımızı düşündüğümüz bir ürünle piyasaya adım attık. İleriye dönük yine aynı çizgide düşündüğümüz parçaları bünyemizde bulundurmayı planlıyoruz. Pek tabii… Gayret bizden, takdir Allah’tan... Ne demişler… “Kader gayrete âşıktır!”
Instagram: ceren.arapoglu
Muhteşem bi iş olmuş mianqa markasının izmite gelmiş olması beni çok mutlu etti artık modelleri ceren hanım sayesinde yakından görebilme fırsatımız oldu çok teşekkür ederiz Başarılar dilerim yolunuz açık olsun
👍👍👍👍