TATLI DÜNYASINA MODERN BİR YORUM GETİREN CANDYBOX, EDA CANIGENİŞ’İN VİZYONUYLA KLASİK TATLARI YARATICI DOKUNUŞLARLA BİRLEŞTİRİYOR. CANDYBOX’TA HER TATLI, YENİ NESİL BİR GELENEK OLARAK YENİDEN DOĞUYOR.
Eda Hanım merhaba, Grey okurları için sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
1991 Kocaeli doğumluyum. İlkokul, ortaokul ve lise eğitimlerimi Atafen Koleji’nde, lisansımı ise İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde tamamladım. Yabancı dil eğitimi için 6 ay California’da yaşadıktan sonra iş hayatına İstanbul’da başladım. İstanbul’da avukatlık mesleğimi icra etmek için çeşitli şirketlerde çalıştıktan sonra kendi hukuk büromu açtım. Avukat olarak 9 yıl çalıştıktan sonra, benim karakterime ve yeteneklerime uygun bir meslek arayışım başladı. İnsan hayatta ne istemediğini bilince, ne istediğine daha çok yaklaşıyor. Aslında Candybox’ın hayalleri, bana ait olan bir marka ve hayat amacı arayışımla başladı diyebilirim.
İzmit’te damgasını vurmuş İpek Pişmaniye’ye dönüş öyküsü nasıl başladı? Buraya ne tür yenilikler getirdiniz?
Aile şirketimiz olan İpek Pişmaniye’ye dönüşüm, babamın emekli olmaya karar vermesiyle başladı. 70 yıllık bir firmanın yöneticisi olmak, sorumluluk açısından ağır olsa da dedemin bizlere miras bıraktığı şirketi geliştirmek benim de manevi ve asli görevim oldu.
Yenilik ve değişim her zaman sancılı olur. Hele bir de 70 yıllık köklü bir firmaysanız, yeni bir fikrin herkes tarafından onaylanması ve kabul görmesi zaman alır. Abim Yücehan Canıgeniş’in bana verdiği tam destek ve sınırsız sorumluluk bana daima özgüven ve enerji kattı. Bu enerjiyle yenilikleri gerçekleştirmek kolaylaştı. Fabrikamızı değiştirdik, ekibimizi yeniledik, uluslararası geçerliliği olan hijyen, kalite ve gıda sağlık sertifikalarına öncelik verdik; sonuç olarak 4000m2 kapalı alanıyla herkesi ağırlamaktan mutluluk duyduğumuz yeni bir fabrikamız daha oldu.
Tabii ki bu yenilikler sadece şirket için alınan somut kararlardan ibaret değil, aynı zamanda benim de her alanda gelişmemi sağladı. Şirkete ilk başladığımda maliyet fiyatlandırma departmanını devralmış olsam da, satış, pazarlama ve ihracata verdiğim destekle benim yolculuğumda da birçok yenilik oldu.
Sizin kendi oluşumunuz olan Candybox markasının sürecinden bahseder misiniz? Bu fikir nasıl doğdu?
Candybox hayali, benim daha şirkette çalışmaya başlamadan önce İstanbul’da ve yurt dışında şeker dükkanlarını gezerken aklıma gelmişti. Pişmaniye yapımının ne kadar zor olduğunu gördükten sonra, bu ürüne daha fazla değer vermeliyiz fikri ile başladı. 70 yıldır üretmeyi çok iyi biliyoruz ve 500’ü aşkın bayiye ve satış noktasına hizmet veriyoruz; fakat kendi yaratımımızda bir bayinin olmaması beni yeni bir sektöre itti. Yeni sektör diyorum, çünkü gerçekten üretici olmak ile perakendeci olmak çok farklı.
“Geleneksel lezzetlere modern dokunuş” mottosuyla çıktığınız yolda bizleri neler bekliyor? Nasıl bir marka olmayı hedefliyorsunuz?
Candybox’a gerçekten çok doğru bir motto bulmuşuz. Dükkanımıza gelen herkesin çok beğendiği, tasarımıyla ilgili çok güzel geri bildirim aldığımız bir yer oldu. Aslına bakarsanız lokum, pişmaniye, helva, kestane şekeri, çikolata, nuga gibi bir asırdır üretilen lezzetler; bir nevi Türk tatlısı diyebileceğimiz ürünlerdir. Bizim farkımız, bunları en yüksek kalitede, en güzel ambalajlarda tek bir dükkanda sunuyor olmamız. Daha şimdiden Maşukiye’de, ilk ayda beklediğimizin çok ötesinde bir talep gördük. Ürün yelpazemize yeni ürünler ekleyerek, merak eden herkesin daha hızlı ulaşabileceği İzmit’te bir nokta için yer bakmaya başladık bile.
Hedeflerimizin başında, Candybox’tan alınan her ürünün lezzet ve kalitesinden dolayı tüketiciye yüzde yüz güveni verebileceğimiz bir marka olmak geliyor. Tabii ki örnek aldığımız dünyaca ünlü markalar var; ama isimlerini dünyaca ünlü bir marka olduğumda paylaşacağım. :)
CANDYBOX’TA BİR ÜRÜN VAR Kİ, GERÇEKTEN DÜNYADA BENZERİ BULUNMAYAN ÖZEL BİR ÜRÜN. PİŞMANİYEYİ BÖYLE YAPAN VE SATAN BAŞKA BİR DÜKKÂN DAHA YOK. BURADA 100 GRAMLIK JELATİNLERDE HAZIRLANMIŞ TEL PİŞMANİYE, TÜKETİCİNİN SEÇTİĞİ, NEMİ ALINMIŞ MEYVELERİN TOZUYLA KARIŞTIRILIP BARDAK ŞEKLİNİ ALARAK SATIŞA SUNULUYOR.
Candybox’ın hedef kitlesi var mı?
Candybox’ta evinize atıştırmalık olarak alabileceğiniz, hediye olarak götürebileceğiniz veya yolda giderken dahi tüketilebilecek şekerleme ve çikolatalarımız mevcut. Yeni bir iş tebrik etmek, doğum günü hediyesi almak veya tatlı seven birine mutluluk vermek için gelen müşterilerimizle çokça karşılaşıyoruz. Candybox’ın fanatik kitlesi ise çocuklardan geliyor. Genelde hafta sonları gezmeye çıkan anne babalar çocuklarına ödül olarak dükkana getiriyor. Katkısız ve koruyucusuz olan her ürünümüzü çocuklarla buluşturmuş olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Ama bu süreçte en önem verdiğimiz değer, gelen herkesin 2-3 gün içinde yeniden gelmesini sağlamak.
Gate 41’de açtığınız şahane mağazanızın ürün yelpazesinden bahseder misiniz?
Ürün yelpazemizde ana başlık olarak lokum, pişmaniye, saray helvası, kestane şekeri, çikolata, drajeler, karamel şekerleri, kuru meyveli nugalar, bitki çayları ve kahveler bulunuyor. Tabii ki her ürünün çok fazla çeşidi var. Bu ürünlerin çeşitlerini görmek için şu an bu dergiyi okuyan herkesi dükkanımıza mutlaka bekliyoruz.
Nedir burayı farklı ve özel kılan?
Candybox’ta bir ürün var ki, gerçekten dünyada benzeri bulunmayan özel bir ürün. Pişmaniyeyi böyle yapan ve satan başka bir dükkân daha yok. Burada 100 gramlık jelatinlerde hazırlanmış tel pişmaniye, tüketicinin seçtiği, nemi alınmış meyvelerin tozuyla karıştırılıp bardak şeklini alarak satışa sunuluyor. Benim favorim çilek ve limon. Normalde pişmaniyeden iki üç tane yiyen biri için yeterli gelirken, meyvelerle buluşan pişmaniyeyi yemeğe kimse doyamıyor.
Gelecek hayallerinizden ve projelerinizden bahseder misiniz?
Gate 41 dükkanımızdan sonraki amacımız, patisserie ile markamızı buluşturup İzmit’te ikinci şubemizi açmak. Sonrasında ise hedefimiz dünyaya açılmak olduğu için ilk basamağımız İstanbul’da bir şube açmak olacak.
CANDYBOX - GATE41 ŞUBESİ: Maşukiye Mah. Sapanca Yolu Cad.
Gate 41 AVM, D Blok 9A Kartepe, kocaeli
Instagram: ipekcandybox
0 Yorum