MEKANLARIN GENEL AURASININ ETKİLEYİCİĞİLİ İLE İLGİLİ ÇOKÇA DENEYİM YAŞAMIŞIZDIR. EVİN HERHANGİ BİR KÖŞESİNDEN TUTUN DA RAHATSIZLIKLARIMIZLA İLGİLİ GİTTİĞİMİZ BİR KLİNİĞİN KAPISINDAN GİRDİĞİMİZDE BİLE HİSSETTİĞIMİZ OLUMLU HER ŞEY BİZİM İÇİN ÖNEMLİ HALE GELDİ. BU ÇERÇEVEDE DE MİMARI VE İÇ MİMARİNİN ÖNEMİ HER ZAMANKİNDEN DAHA MÜHİM DİYEBİLİRİZ…
BU AY KAPAĞIMIZDA; TASARLADIKLARI İŞİN HER MİLİMİNE ÖZENLE DİKKAT EDEN, İNCE ELEYİP SIK DOKUYAN, HEM YÜKSEK İŞLEV HEM DE KALİTEYİ EN ÜST DÜZEYDE KULLANAN İKİ GENÇ VE VİZYONER RUHU AĞIRLIYORUZ. MERVE KAVAN VE ŞULE SARAÇ FİRMALARI CASA DESIGN ÇATISI ALTINDA HARİKA İŞLERE İMZA ATIYOR. ŞAHANE EKİBİN EMEK YOĞUN ÇALIŞMALARINI SAYFALARIMIZDA AĞIRLAMIŞ OLMAKTAN GURUR DUYUYOR, BU TATLI SOHBETLE SİZLERİ BAŞBAŞA BIRAKIYORUZ.
RÖPORTAJ:GREY
KAPAKFOTOĞRAFI:MESUTFAİKEFE
ÇEKİMMEKANI:İHSAN KURUKAHVECİOĞLU VE HALEFLERİ
KURU KAHVECİ HAN
Mimar denildiğinde iç mi dış mı diye soranlara: “Bizim içimiz dışımız bir.” diyoruz. Mimar, iç mimar birlikteliği birbirini besleyen bir ikili. Bu sayede daha kapsamlı, estetik ve bütüncül tasarımlar ortaya çıkıyor.
Değerli kapak konuklarımız; Merve Kavan ve M. Şule Saraç. Grey sayfalarına hoş geldiniz. Öncelikle sizi biraz tanıyabilir miyiz?
Merhabalar. Ben Merve Kavan. 1992 yılında İzmit'te doğdum. İlkokuldan liseye kadar İzmit'te eğitim aldım. Bahçeşehir Üniversitesi'nde Siyaset Bilimi ve Uluslararası ilişkiler bölümünden mezun olduktan sonra, her zaman ilgi duyduğum iç mimarlık alanına yöneldim. Çizim yapmak ve tasarlamak benim için bir çeşit hobiydi ve hobimi işe dönüştürdüm. Hayallerimin peşinden gidip Milano'da bambaşka bir bölümde üniversite okumaya karar verdim ve IED' de (Istituto Europeo di Desing) iç mimarlık eğitimi aldım. Milano'da 4 yıl yaşadım. Tasarım ve modanın başkenti olması dışında Milano'yu tercih etme sebebim sanat, kültür ve yaşam tarzı açısından zengin bir şehir olması. Sanat galerileri, tasarım fuarları ve moda etkinlikleri gibi birçok etkinlik ve kaynak, iç mimarlık alanında sürekli olarak ilham almamı ve gelişmemi sağladı. Orada çok çeşitli projelerde çalışıp pratik yaparak deneyim kazandım. Otel projelerinden kafelere, ünlü villalardan sanat merkezlerine uzanan geniş bir yelpazede tasarım aşamasında yer alma şansım oldu. 2020 yılında mezun olduktan sonra İzmit'e döndüm. Şule'yle yollarımız öncesinden kesişmişti. Şimdi harika bir takım olduk. Türkiye'nin her yerine hem tasarım hem uygulama yapıyoruz. Sadece yurt içinde sınırlı değiliz, yurt dışına da çalışıyoruz. Uluslararasıyız yani.
Merhabalar, ben M. Şule Saraç. 1992 Nevşehir doğumluyum. Evli ve bir çocuk annesiyim. İlk, orta ve lise eğitimimi Ürgüp’te tamamladım. Aslında idealim biraz da okuduğum romanların etkisinden olsa gerek, öğretmen olup doğuda görev yapmaktı. Sırf bu sebeple lise eğitimimi Ürgüp Tesan Anadolu Öğretmen Lisesi’nde tamamladım. Ancak sonrasında bulunduğum bölge olan Kapadokya’da, restorasyonu yapılacak olan 2000 yıllık bir mahallenin restorasyon projesi inanılmaz derecede ilgimi çekti. Mekanlar ile insanların hayatına dokunmak ve kalıcı olabilme düşüncesi benim rotamı mimarlığa yöneltti ve Kocaeli Üniversitesi Mimarlık Fakültesini kazanarak 2010 yılında Kocaeli’ye geldim. 2014 yılında üniversite eğitimimi tamamlayıp meslek hayatıma başladım. Beş yıl boyunca mesleki olarak gelişmemde büyük katkı sağlayan bir proje ofisinde çalıştım. Ağırlıklı olarak İstanbul’da Kadıköy, Kozyatağı ve Suadiye’de kentsel dönüşüm projeleri, konut, işyeri, biyogaz tesisi, okul gibi birbirinden çok farklı projeler üzerinde çalışıp tecrübe edindim. Ardından yaklaşık iki yıl, işin mutfak kısmı dediğimiz şantiyelerde saha tecrübesi kazanıp Merve ile birlikte kendi firmamızı kurduk ve kendi hikayemizi yazmaya başladık.
Türkiye'nin her yerine hem tasarım hem uygulama yapıyoruz. Sadece yurt içinde sınırlı değiliz, yurt dışına da çalışıyoruz. Uluslararasıyız yani. - Merve KAVAN
Mekanlar ile insanların hayatına dokunmak ve kalıcı olabilme düşüncesi benim rotamı mimarlığa yöneltti. - Şule SARAÇ
Hem yenilikçi hem de işlevsel bir tarzınız var. Tasarımlarınızda ilham aldığınız noktalar neler?
Biraz klişe olacak olacak ama en büyük ilham kaynağımız doğa. Çünkü ‘Doğa’ şüphesiz ki mükemmel bir tasarımcı. Organik formlar, renkler, doku ve doğal ışık gibi doğanın unsurlarını içeren tüm detaylar bizim için en büyük ilham kaynağı. Tabi doğa gibi eşsiz bir kaynağın yanında kültür, sanat, teknoloji ve insan deneyimi tasarımlarımızı oluştururken en fazla önemsediğimiz unsurlardan. Her proje aslında bir süreç ve bu süreçte birçok yerden ilham alabiliriz. Kısaca söylemek gerekirse bu kaynakların önderliğinde tasarımlarımızın estetik, yenilikçi ve işlevsel olması bizi Casa Design yapıyor.
BENİMSEDİĞİMİZ MOTTO:
“HER BAŞARI, KÜÇÜK BİR ADIMLA BAŞLAR."
YETER Kİ O İLK ADIMI ATALIM.
Doğru insanlarla iş ortaklığı kurmak önemlidir ve siz bunu başarmışsınız. Casa Design’ı kurma fikri nasıl ortaya çıktı?
İşin aslı tamamen görücü usulü oldu. Babam (Şemsettin Kavan) bir müteahhit olarak Şule ile beni birbirimize uygun gördü. Ona göre önümüz açık, geleceğimiz parlakmış. Haklıymış. Tamam bu işin magazin boyutuydu. Çok güzel olan arkadaşlığımız: ‘Biz bu işi çok daha iyi yaparız’ dediğimiz bir anda ortaklıkla taçlandı. İtalyanca’da ev anlamına gelen Casa (Kavan-Saraç) soy isimlerimizden ortaya çıktı. Bizim için anlamı büyük. Bu çatı altında firmamızı en iyi versiyonuna ulaşana kadar geliştirmeyi ve büyütmeyi hedefliyoruz. Casa Design olarak kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz.
Bir mimar ve iç mimarın birlikteliği sizin için ne ifade ediyor? Projelerde bu ikilinin avantajları neler oluyor?
Mimar denildiğinde iç mi dış mı diye soranlara: “Bizim içimiz dışımız bir.” diyoruz. Mimar, iç mimar birlikteliği birbirini besleyen bir ikili. Bu sayede daha kapsamlı, estetik ve bütüncül tasarımlar ortaya çıkıyor. İç mekân düşünülerek oluşturulmuş bir plan, ona uygun bir dış cephe tasarımı, dış cephe tasarımına uygun iç mekân düzenlemesi, renk, malzeme ve doku seçimleriyle birlikte uyumlu ve çok daha tatmin edici bir proje ortaya çıkıyor. Dolayısıyla tüm mekânın bütünlüğü sağlanıyor. Bizim birliktelik olarak en büyük artımız bir projeyi arsa hali ile alıp, tasarlayıp, ruhsatlandırıp, uygulayıp anahtarı teslim edebiliyor olmamız. Mesleğimizi bu şekilde hakkıyla yapabiliyor olmak bizim için büyük bir gurur kaynağı.
Her proje aslında bir süreç ve bu süreçte birçok yerden ilham alabiliriz.
Kısaca söylemek gerekirse bu kaynakların önderliğinde tasarımlarımızın estetik, yenilikçi ve işlevsel olması bizi Casa Design yapıyor.
Bize biraz yaptığınız projelerden bahsedebilir misiniz?
Kocaeli'nde bulunan Hampton by Hilton ve Hayal Kahvesi projelerini bitirdik. Ofis, villa, güzellik merkezi, mağaza ve cafe projeleri yoğunluklu olarak devam ediyor. Bunların yanında baby spa merkezi, pet kuaförü gibi farklı konsept projelerimiz var. Tasarladığımız projeleri uygulayıp müşterilerimizin hayallerinin gerçeğe dönüşmesi bizi çok heyecanlandırıyor. Tasarladığımız ve uygulamasını yaptığımız her projemiz bizim için kendimize meydan okuma fırsatı sunan bir macera.
Projelerinizi sizin tabirinizle “ışınlanası mekanlar” olarak tasarlıyorsunuz ve bunları renderlarla aynı şekilde uyguluyorsunuz. Reelsleriniz bunun en güzel kanıtı. Tasarım ve uygulamayı birebir yapmayı nasıl başarıyorsunuz?
Öncelikle açıklık getirmemiz gereken bir konu var. Tasarımcı olmak ve onu uygulamak birbirinden çok farklı. Bizim prensibimiz bilgisayar ortamında hazırladığımız projeleri gerçekte birebir uygulamak. Bunun yolu da iyi bir projecilikten başlayarak geniş malzeme bilgisi, teknik, donanım ve saha tecrübesinden geçiyor. Yaptığımız şey işin mutfağında olup şantiye tozunu yutmak. Işınlanası mekanlar tabirine gelirsek, arzu ettiğimiz şey kişilerin tasarladığımız mekanla bir bağ kurup onu hissetmesi ve aslında vadettiğimiz hayalin gerçek olması.
Çoğu konuda olduğu gibi bu konuda da fazlasıyla fikir birliği içerisindeyiz. Projelerimizde başarı odaklı olup kendimizin en iyi versiyonu olmak ortak hedefimiz.
Fikrinizi geliştirmek, tasarımlarınızı çalışmalarınıza doğru uyarlayabilmek, sanatınızı ve zanaatınızı mükemmelleştirmek için neler yapıyorsunuz? Casa Design olarak önem verdiğiniz şeyler neler?
Mimarlıkla ilgili tüm kaynakları, güncel gelişme ve yenilikleri takip etmek bizim gibi dinamik bir meslek grubunda çok önemli. Öğrenmek, gelişmek, yeni malzemeleri keşfetmek işimizin temel taşlarından. Bizce işin özü iyi bir mimarlık öğrencisi olmak. Bunun meslek hayatımızdaki karşılığı ise müşteriyi ve ihtiyaçlarını iyi analiz etmek, müşterinin içinde rahat hissettiği, estetik olarak güçlü ve aynı zamanda işlevsel o özel mekânı tasarlamak; tasarlanan görseli uygulayıp belirlenen süre içerisinde müşteriye teslim etmek.
Her proje çok önemli biliyoruz fakat içlerinden bizim için en özeli diyebileceğiniz bir proje var mı?
Bu soruya “Hepsi” diye cevap vermek istiyoruz. Biliyorsunuz ‘Casa Dokunuşu’ çok özel.
Merve hanım ve Şule Hanım; sizlere işinizle ilgili ayrı ayrı mottolarınızı sorsak?
Çoğu konuda olduğu gibi bu konuda da fazlasıyla fikir birliği içerisindeyiz. Projelerimizde başarı odaklı olup kendimizin en iyi versiyonu olmak ortak hedefimiz. Benimsediğimiz motto: “Her başarı, küçük bir adımla başlar. Yeter ki o ilk adımı atalım.”
Ufkumuzu açan bu tatlı sohbet için teşekkür ederiz. Son olarak Grey okurlarına vereceğiniz küçük mimari tüyolar var mı?
Tabii ki de minik bir sıralama yapacak
olursak: Kullanılacak mekânın ihtiyaçlarını
iyi belirlemek; tasarım sürecine
odaklanmayı sağlar.
HANGİ TARZI SEVDİĞİNİZİ
KEŞFETMEK
Modern, minimal, klasik, rustik vb.
UYUMLU RENKLERLE
RENK PALETİ OLUŞTURMAK
Renklerin mekânsal ve psikolojik olarak etkisi çok büyük.
ALANLARI İYİ KULLANMAK
Mekandaki alanları verimli bir şekilde kullanmak işlevselliği artırır.
AYDINLATMA KULLANIMI
Doğru bir aydınlatma ile atmosfer ve kullanım kolaylığı sağlanır.
DOĞRU MOBİLYA SEÇİMİ
Fonksiyonel ve estetik açıdan doğru mobilya seçimi önemlidir.
DEKORATİF OBJE KULLANIMI
Tablo, bitki, heykel vb. dekoratif objeler mekânı zenginleştirir.
Kişisel dokunuşlarla, sizden iz taşıyan bir mekân size en çok mutluluğu ve tatmini sağlayacak mekandır. Daha fazlası için bizi takip etmeyi unutmayın.
0 Yorum