KULAKLARIMIZI AÇIP ÇEVREMİZDEKİ DÜNYAYI DİNLEDİĞİMİZDE, SADECE SESLER DUYMUYORUZ; AYNI ZAMANDA YAŞAMLARIN VE HİKAYELERİN BİRBİRİNE KARIŞTIĞI BİR DÜNYANIN İÇİNE ADIM ATIYORUZ. İŞTE TAM DA BU NOKTADA TÜM GELECEĞİNİ SESLERİN KULAĞIMIZDAKİ DOĞRU YANSIMASINA ADAMIŞ BİR İSİM OLAN UZMAN ODYOLOG EZGİ YILMAZTÜRK'ÜN ÖYKÜSÜ BİZE İLHAM KAYNAĞI OLARAK GERİ DÖNÜYOR…

KAPAK KONSEPTİNİ BELİRLERKEN VE ÇEKİMLER ESNASINDA OLDUKÇA EĞLENDİĞİMİZ, POZİTİFLİĞİNİ TÜM SÜREÇ BOYUNCA BİZDEN ESİRGEMEYEN, İŞİNE AŞIK BU GENÇ KADIN GİRİŞİMCİNİN HİKAYESİNİ SİZLERLE PAYLAŞMAKTAN ONUR DUYARIZ.

RÖPORTAJ:GREY
KAPAKFOTOĞRAFI:MESUTFAİKEFE
ÇEKİMMEKANI:KOCAELİFOTOĞRAFPLATOSU

Belirli kurallara göre düzenlenmiş, kulağa hoş gelen ses dizisi, haz, nağme, melodi yani ses ile ilgili olan her şey eşittir ben. Merhaba, ben Uzman Odyolog Ezgi Yılmaztürk.

Ezgi Hanım, hoşgeldiniz. Grey okurları için sizi tanıyabilir miyiz?

Sahip olduğumuz isimlerin, hayatımızın yönünü etkilediğine dair bir inancım var. Müziğe olan ilgim, başından sonuna kadar ses ile ilgili olan Odyoloji bölümünü tercih etmem ve sonucunda insanların sese olan ihtiyaçlarına çözüm getirmemi bu duruma örnek olarak verebilirim sanırım. Hayatım boyunca birden çok alana ilgi duydum ve bu alanlarda çalıştım. Kurduğum işitme merkezini de bunların hepsinin bir bütünü ve birikimi olarak görüyorum. Ofisi bu kadar sıcak bir hale getirmek için sosyal medya tasarımları, ofisin iç mimarisi, network oluşturma, insanlarla iletişim kurma gibi pek çok konuya oldukça emek verdim. Karşılığını da insanların güzel geri dönüşleriyle fazlasıyla aldığımı düşünüyorum. Bu ofis tamamen beni, yani Ezgi'yi yansıtıyor. Bu alanda insanların hayatına dokunmak ve onlara daha iyi bir işitme deneyimi sunmak için mesleğimi severek icra ediyorum.

Uzmanlık alanınızda ne gibi başarılar elde ettiniz ve nasıl bu noktaya geldiniz?

Hayatımız boyunca en çok bağ kurduğumuz alan; seçtiğimiz meslektir. Eğitim hayatımız bittiğinde artık bir ömür aynı süreci yaşayacağımız bir serüvene başlıyoruz. Gerçekten sevdiğim alanı bulmak için hatta bu alan içinde doğru yeri bulabilmek için çok çabaladım. Kendimi geliştirmeye yönelik, ilgi duyduğum her eğitime katıldım. Çocuk danışanlarıma daha fazla destek olabilmek için İstanbul Üniversitesi Çocuk Gelişim bölümünü okudum ve “müzik terapi danışmanlığı” gibi yan eğitimler aldım. Odyoloji alanını keşfetmek aslında bana çok güzel imkanlar sundu. Türkiye'de çok yeni sayılan bir bölümün ilk mezunlarıyız. Acıbadem Üniversitesinin 2. mezun grubu öğrencilerinden biriyim hatta kendi dönemimin ilk yüksek lisansını tamamlayan öğrencisiyim. Bu serüvende ilklerde yer alıyor olmak, kendimi geliştirme konusunda beni her zaman motive etmiştir.

Kurmuş olduğunuz işitme cihazları satış ve uygulama merkezinin hikayesi nasıl başladı neleri başarmayı hedefliyorsunuz?

“Genç Kadın Girişimci” ne kadar göğsümü kabartan bir tanım, bunu nasıl anlatırım bilmiyorum fakat bunu başarmamdaki en önemli başlangıcın ve şansımın ailem olduğunu biliyorum. Her kararımda beni destekleyen, benden daha fazla emek veren harika bir aileye sahibim. Bu merkezi kurduğumuz zamanlar, günlerce duvarlarını kendimiz boyadık, her parçasını kendimiz kurduk, her çivisini kendimiz çaktık ve her yerini kendimiz renklendirerek bugün içinde huzur dolduğumuz Ezgi İşitme’yi hayata geçirdik.

Geçtiğim yollardan edindiğim tecrübeler ile hiçbir zaman maddiyat odaklı olmadım. Doğru yapılan işin ve verilen güvenin karşılığını alacağımızı ilk günden itibaren biliyordum. Bana güvenen insanların sevgisini kazanmak, bazen onların küçük kızları, bazen ablaları, bazen de arkadaşları olmak bu sorumluluğun altında elimden gelenin hep en iyisini yapmayı bana hatırlatıyor.

Peki, bu kız burada neyi başarmayı hedefliyor? Art niyetin, çıkar odaklılığının olmadığı bir dünyada, herkesin elinden gelenin iyisini yaptığı, hatta meslektaşlarımızla rekabet halinde değil de destekleyici dostluklar kurduğumuz bir meslek hayatında birbirimizin başarısıyla gurur duyduğumuz o tabloyu görmeyi hedefliyorum. Mesleğimi ve mesleğim sebebiyle hayatımda yer edinen, gelecekte de bu sayede yolculuğuma dahil olacak tüm insanlarla tanışmak, aynı zamanda onların hayatına dokunabilmek için şimdiden çok heyecanlıyım. Çünkü herkes hayatlarımızdaki varlıkları ile bize tecrübe katıyor.

MESLEĞİMİ; SESLER DÜNYASINDAKİ KEŞİF YOLCULUĞUNUN BİR PARÇASI OLARAK GÖRÜYORUM VE HER GÜN SESİN İNSAN HAYATINDAKİ MUCİZESİNE TANIK OLMAKTAN BÜYÜK BİR MUTLULUK DUYUYORUM.

İşitme sağlığına olan ilginiz nasıl başladı ve odyolojiye olan tutkunuz nasıl gelişti?

Hayatta her zaman -asla yapmam- dediğim şeyleri yaptım. Zamanında -asla hastane ortamında çalışmak istemiyorum- diye söylenirken sağlık bölümü tercih etmiş olmam kaderin bana bir cilvesi oldu. Tercih ettiğim mesleği yapmayı istediğim her şeyin bütünü olarak görüyorum. Özellikle kendi merkezimi kurduktan sonra benim için harika bir yolculuk başladı. Kendi markamı, çizgimi, istediğim işleyişi yarattım ve varolan düzeni bozdum. Sonrası zaten tecrübe ve birikimin yanı sıra oldukça güzel geri dönüşlerle dolu bir hikaye oldu. Her sabah ofisime ilk günkü heyecanla gitmemi sağlayan en güzel sebep; insanların hayat kalitelerini yükseltmek ve onların mutlu geri dönüşleri. İşitme kayıplı bireylerin sesleri daha iyi duymalarına yardımcı olmak, iletişimlerini iyileştirmek ve dolayısıyla yaşam kalitelerini artırmak benim için son derece tatmin edici bir duygu. Mesleğimi; sesler dünyasındaki keşif yolculuğunun bir parçası olarak görüyorum ve her gün sesin insan hayatındaki mucizesine tanık olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum.

Mesleğiniz vasıtasıyla yaşadığınız bir çok özel hikaye olmalı. İlginç bir deneyim veya sizin için ilham kaynağı niteliğinde anılarınız var mı?

Ne kadar mizacı sert biri olsam da aşırı duygusal bir insanım. Hastanede çalıştığım dönemlerde yeni doğan bir bebeğin işitme kayıplı olduğunu ailesiyle paylaşmak ve doğal olarak verdikleri duygusal tepkilerin beni her zaman çokça sarstığı oldu. Bu duruma tanı koyan kişi olmak yerine çözüm olma fikri beni iyi bir işitme cihazı merkezi kurucusu olma alanına yöneltti. Bu merkezi açtıktan sonra her zaman çocuklara daha çok ilgili olduğumu düşünürken, gelen yaşlı danışanlarıma da oldukça hassas olduğumu fark ettim. Karşımdaki yaşanmışlıklar, her gün yeni bir hikaye, yeni bir hayat deneyimi ve tanıştığım ailelerin bir ferdi olma duygusu mesleğimi her geçen gün daha da keyifli hale getiriyor.

İşitme sorunlarının toplumda nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz?

İşitme sorunları; bireylerin sosyal, eğitim ve mesleki açılardan pek çok engelle karşılaşmalarına ve yaşam kalitelerinin düşmesine yol açabilir. İşitme kaybı olan kişiler bazen diğer insanlarla etkili bir şekilde iletişim kurmakta güçlük çekebilirler, bu da sosyal etkileşimlerde geri çekilme ve yalnızlık hissi yaratabilir. Sosyal izolasyon ayrıca çok sık gözlenen depresyon ve kaygı gibi psikolojik sorunlara da yol açabilir.

Eğitim açısından bakıldığında ise işitme sorunları çocukların akademik performansını olumsuz etkileyebilir hatta öğrenme süreçlerinde ek destek gerekebilir. Yetişkinlerde ise, işitme kaybı iş verimliliğini ve kariyer ilerlemesini sınırlayabilir. Toplumda farkındalık oluşturmak ve işitme sorunları olan bireylerin karşılaştığı zorlukları anlamak, onlara daha iyi destek olabilmenin ilk adımıdır.

İşitme kaybı olan bireylere yönelik önyargıları kırmak ve onların topluma tam katılımını sağlamak oldukça önemli bir yere sahiptir. Ayrıca işitme sorunlarının erken tanı ve tedavisi için farkındalık yaratılması ve erişilebilir sağlık hizmetlerinin sunulması da hayati önem taşımaktadır.

İşitme kaybının belirtileri nelerdir ve erken teşhisin önemi nedir?

İşitme kaybının belirtileri sinsi bir yapıya sahiptir, yavaş yavaş gelişir ve bazen bu durumu yaşayan kişiler tarafından fark edilemeyebilir. Konuşmaları normalden daha yüksek sesle duyma ihtiyacı, sesleri net bir şekilde anlamakta zorlanma, karşımızdaki kişilerin konuşmalarını sürekli olarak tekrar ettirme isteği, telefonda veya toplu ortamlarda konuşmaları takip etmekte güçlük çekme, izlediği televizyon programlarını daha yüksek sesle izleme ihtiyacı gibi durumlar işitme kaybı şüphesi olabileceğini bize hatırlatabilir.

İşitme kaybının erken teşhisi oldukça önemlidir. Çünkü; erken müdahale ile işitme kaybının ilerlemesi durdurulabilir veya yavaşlatılabilir. Erken teşhis, işitme sorunlarına yönelik uygun tedavi yöntemlerinin belirlenmesini sağlar ve işitme cihazları veya diğer destekleyici araçların doğru zamanda kullanılmaya başlanmasını sağlar. Bu duruma erken müdahale edildiğinde işitme kaybı yaşayan kişinin sosyal ve psikolojik yaşamının olumsuz etkilenmesi önlenebilir ve yaşam kalitesi arttırılabilir.

Dolayısıyla, işitme kaybının belirtileri fark edildiğinde bir işitme uzmanına danışmak, gerekli testlerin yapılmasını sağlamak önemlidir. Erken tanı ile işitme kaybının yönetilmesi ve bireyin hayat kalitesinin korunması mümkün olabilir.

İşitme kaybının erken teşhisi oldukça önemlidir. Çünkü; erken müdahale ile işitme kaybının ilerlemesi durdurulabilir veya yavaşlatılabilir. Erken teşhis, işitme sorunlarına yönelik uygun tedavi yöntemlerinin belirlenmesini ve işitme cihazları veya diğer destekleyici araçların doğru zamanda kullanılmaya başlanmasını sağlar.

 

Çocuklarda işitme sorunlarını tespit etmek ve tedavi etmek konusunda neler yapılabilir?

Yenidoğan döneminden itibaren işitme taraması yapılması ve erken dönemde işitme sorunları belirlenirse hemen tedaviye başlanması hayati öneme sahiptir. İşitme testleri ile çocuklarda işitme düzeyini belirlemek için kullanılan odyolojik testlerin yapılması gerekmektedir. Bu testler sayesinde işitme problemi olan çocuklar hızlı bir şekilde tespit edilir.

İşitme kaybı olan çocuklar için işitme cihazlarının kullanımı oldukça önemlidir. İşitme cihazları, işitme yeteneğini geliştirmeye yardımcı olur aynı zamanda çocuğun eğitim hayatında ve sosyal hayatta daha iyi bir performans sergilemesine yardımcı olur. Bu sorunu yaşayan çocuklar için işitme rehabilitasyon programları uygulanabilir. Uygulanan programlar sayesinde çocuklar işitme becerilerini geliştirir ve iletişimde daha başarılı olurlar.

Karşımdaki yaşanmışlıklar, her gün yeni bir hikaye, yeni bir hayat deneyimi ve tanıştığım ailelerin bir ferdi olma duygusu mesleğimi her geçen gün daha da keyifli hale getiriyor.

Çocuklardaki işitme sorunlarının erken tespiti, onların dil ve konuşma gelişimleri için oldukça önemlidir. İşitme sorunlarının tespit edilmesi ve tedavi edilmesi konusunda mutlaka uzman bir odyologdan destek alınmalı ve önerilen tedavi programına uyulmalıdır. Çocukların işitme sorunları erken dönemde tespit edilip tedavi edildiğinde, daha sağlıklı bir işitme gelişimi sağlanabilir ve çocukların yaşam kalitesi arttırılabilir.

Peki, bu kız burada neyi başarmayı hedefliyor?

Art niyetin, çıkar odaklılığının olmadığı bir dünyada, herkesin elinden gelenin iyisini yaptığı, hatta meslektaşlarımızla rekabet halinde değil de destekleyici dostluklar kurduğumuz bir meslek hayatında birbirimizin başarısıyla gurur duyduğumuz o tabloyu görmeyi hedefliyorum.

İşitme kaybı ile ilgili yanlış bilinenler nelerdir ve bu yanlış algıları nasıl düzeltebiliriz?

İşitme kaybı hakkında yaygın olan yanlış bilgilerin başında genellikle yaşlılıkla ilişkilendirilmesi ve tedavinin gerekli olmadığıdır. Bu yanılgıları, eğitim ve farkındalık çalışmalarıyla düzeltebiliriz, işitme kaybının her yaştan insanı etkileyebileceğini çevremizdeki insanlara vurgulamalıyız.

İşitme kaybı olan bireyler için yaşam kalitesini artırmak adına, erişilebilir iletişim yöntemleri sunmak, sosyal destek sağlamak ve doğru tercih edilmiş işitme cihazlarına kolay erişim sağlamak önemlidir.

İşitme kaybı sadece yaşlılıkla ilişkilendirilen bir durum değildir, her yaş grubunda görülebilir.

İşitme kaybı olan kişilerin birçoğunun kısmi işitme kaybı olduğu ve işitme cihazları veya diğer teknolojik desteklerle iletişim kurabildikleri unutulmamalıdır.

İşitme kaybı ve zihinsel engel arasında doğrudan bir ilişki yoktur.

İşitme cihazları işitme kaybını tamamen iyileştirmese de, kişinin işitme yeteneğini büyük ölçüde artırabilir.

Bu yanlış algıları düzeltebilmek için toplumda işitme kaybı hakkında doğru bilgilerin daha fazla paylaşılması gerekmektedir. Bu konuyu tez çalışmamda da detaylı bir şekilde ele alarak toplumda işitme kaybı ve işitme cihazı hakkında farkındalık oluşturmayı hedefleyen bir çalışmada bulunmamın temel sebeplerinden biri de bu bilinci oluşturmaktır.

İşitme kaybı olan bireylerin yaşam kalitesini artırmak için neler önerirsiniz?

İşitme kaybı belirtileri fark edildiğinde hemen bir işitme uzmanına başvurmak ve gerekli testlerin yapılmasını sağlamak oldukça önemlidir. Erken teşhis ile işitme kaybının ilerlemesi durdurulabilir veya ilerleme hızı yavaşlatılabilir. İşitme kaybı olan bireylerin yaşam kalitelerini artırmak için işitme cihazları kullanmaları önerilir. İşitme cihazları, işitme yeteneğini büyük ölçüde artırabilir ve günlük iletişimde kolaylık sağlayabilir. Bireylerin iletişim becerilerini geliştirmek için konuşma terapisi veya işaret dili kurslarına katılmaları faydalı olabilir. İşitme kaybı olan bireylerin ve ailelerinin destek alabileceği gruplara katılmaları, deneyimlerini paylaşmaları duygusal destek almaları açısından faydalı olabilir.

Tüm bu önerilerimizle birlikte işitme kaybı şüphesi olan herkesi; destek ve danışmanlık almalarının yanı sıra yaşam kalitelerini artırmak, kişisel tercihlerine ve ihtiyaçlarına uygun işitme cihazı çözümlerini öğrenmek adına ilk adımı atarak Ezgi İşitme Cihazları Satış ve Uygulama Merkezi’mizi ziyaret etmeye bekliyoruz.
 

Adres: Yenişehir mah. Demokrasi Blv. Küçükcan İş Merkezi No:48 K:1 İzmit Kocaeli
Instagram: ezgiisitme      
Mail: ezgi@ezgiisitme.com
Telefon: 0534 719 27 58

0 Yorum

Yorum Alanı

Lütfen gerekli Alanları Doldurunuz *